Türk sanat müziğinin güçlü sesi: Şükran Ay

1970’li yılların unutulmaz ismi, gazeteci Savaş Ay’ın annesi Şükran Ay, vefatının 9. yılında yad ediliyor.

İçeriğimizde ve Türk sanat müziği Güçlü ses Şükran Ay Sanatçı Müzik Türk müziği Ses sanat hakkında bilgi bulabilirsiniz.

“Boş Kalan Çerçeve”, “Bir Fincan Kahve Olsam” ve “Sevemedim Karagözlüm” gibi Türk Sanat Müziği’nde klasikleşmiş birçok eseri yorumlayarak, müzikseverlerin gönlüne giren sanatçı Ay, manavlık yapan Hasan Çekinmez ile Nimet Çekinmez çiftinin çocuğu olarak, 25 Şubat 1933’te İstanbul’da dünyaya geldi.

Başarılı ses sanatçısı, Üsüdar Taşmektep’te okudu. Babası ile hafız halası müzikle ilgilenmesini istemese de annesinin desteğiyle müzik yaşamından vaz geçmedi. İlk müzik derslerini Necati Başaner’den alan Ay, Eminönü Halk Eğitim Merkezi’nde Sadi Yaver Ataman’ın kurduğu koroya katıldı. Sanatçı, TRT’nin radyo sınavlarına girdi ve kazandı. Başaner’in karşı çıkması üzerine yeniden Üsküdar Musiki Cemiyeti’ne dönen Ay, iki yıllık bir eğitimin ardından sahnelere adım attı.

Şükran Ay, sahnedeki güçlü sesiyle dikkati çekerek, kısa sürede turnelerin aranılan isimlerinden oldu, Zeki Müren ve Müzeyyen Senar gibi ünlü isimlerle aynı sahneyi paylaştı.

Babasının kendisine eşlik ettiği turnelerden birinde, illüzyonist Turan Turanlı’yla tanıştı. Kısa sürede evlenen çiftin, bir yıl sonra 1954 yılının mart ayında, oğulları Savaş Ay dünyaya geldi.

Türk sanat müziği yorumuyla 1970’li yıllara sesiyle damga vuran Ay, bugün artık klasikler arasında yer alan “Boş Kalan Çerçeve”, “Bir Fincan Kahve Olsam”, “Damarımda Kanımsın” ve “Sevemedim Karagözlüm”ün de aralarında olduğu onlarca esere kattığı farklı yorumuyla gönüllerde yer edindi.

– “”Annemde yorum olarak hafız tavrı vardır”

Şükran Ay’ın kızı, sanatçı Işıl Ay, annesiyle katıldığı bir televizyon programında annesinin sesindeki güçlü yoruma ilişkin şunları söylemişti:

“Annemde yorum olarak hafız tavrı vardır ve davudidir sesi. Emin Ongan, Müzeyyen Senar gibi sanatçılardan etkilenmiş bir ses tabii. Bunun da etkisi var. Tınısı hiç kimsede yoktur, benzetemezler yani. Nevi şahsına münhasır bir ses.”

Bir başka televizyon programında Muazzez Ersoy ise Ay hakkında “İnanılmaz güzel bir ses, hakikaten benim feyz aldığım bir ışık, gerçek bir kraliçe” ifadelerini kullanmıştı.

Usta sanatçı, pankreas kanseri nedeniyle 23 Kasım 2011’de 78 yaşında yaşamını yitirdi. Şükran Ay, Fatih Cami’sinde kılınan cenaze namazının ardından Topkapı Çamlık Mezarlığı’na defnedildi.

Ay ailesinin yanı sıra Zülfü Livaneli, Ahu Tuğba, Mustafa Alabora, Yılmaz Morgül, Emrah, Ferdi Tayfur, Selami Şahin, Mine Koşan ve Hasan Kaçan’ın da katıldığı cenaze töreninde açıklamada bulunan sanatçı Orhan Gencebay, “Çok eski bir dostumdu. Onunla, abla-kardeş gibiydik. Benim birçok eserimi de yorumlamıştır. O şerefe nail olmuştum. Son zamanlarında kendisini göremedim ama bilgi alıyordum. Allah rahmet eylesin.” diye konuştu.

Kanser dolayısıyla 2013’te vefat eden oğlu Savaş Ay ise “Sevenlerini yalnız bıraktı. Çok erken gitti, o kadar çok seveni vardı ki… Çok üzgünüm” şeklinde duygularını aktarmıştı.