Karanfil İle İlgili Sözler
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Karanfil İle İlgili Sözler. Karanfil, kıpkırmızı görüntüsü altında bir hüzün taşır. Bu nedenle yaşamın en üzüntülü anlarında acının ve tarifsiz duyguların paylaşıldığı bir unsur haline dönüşebiliyor.
Karanfil İle İlgili Sözler. Yaşamı anlatmak, yaşamdan bir parçayı tanımlamak için kullanılabilecek birbirinden özel anlam ve değere sahip sözler bulunur. Karanfilde bunlardan birisidir. Muhteşem görselliği ve hoş kokusunun dışında da anlamlara sahip olan karanfili anlatırken herkes güzel sözler kullanmaya ihtiyaç duyabiliyor.
Doğada bulunan her bir canlının, her bir dokunun kendisine has güzellikleri bulunur. Ama bu unsurlar sadece görüntüsüyle değil insan için taşıdığı ve temsil ettiği anlam ile de değer taşır.
Karanfil, kıpkırmızı görüntüsü altında bir hüzün taşır. Bu nedenle yaşamın en üzüntülü anlarında acının ve tarifsiz duyguların paylaşıldığı bir unsur haline dönüşebiliyor.
Cenazelerin, anı günlerinin ve hüzün taşıyan her bir an ve gün için temel parçalardan birisi olan karanfili ve temsil ettiği şeyleri anlatan çok fazla güzel söz bulunuyor. Karanfil ile ilgili sözler sadece görüntüsüyle değil aynı zamanda da sözlerle atmosferi tamamlamaya yardımcı oluyor.
Karanfilin narin görüntüsü altında yatan çok ağır anlamını en iyi şekilde tanımlayacak güzel sözler, pek çok noktada duyguları anlatmada en büyük yardımcı oluyor.
Karanfil İle İlgili Sözler
- Bir ben kaldım, ortasında kavganın, bir de karanfil yürekli çocuklar. Ahmed Arif
- Bir daha açar mı karanfil, korkusuz?
- Ah benim örselenmiş incinmiş karanfilim.
- Adını şiire bulanmış karanfil sayarım.
- Gözlerin kaç gece eder? Dudakların kaç karanfil? Attilâ İlhan
- Umutsuzluk bir karanfildir, yalnızca bir karanfil.
- Yarın dudağından getirilmiş bir katre alevdir bu karanfil. Ahmet Haşim
- Martılar karanfil dökerken sulara, hiç böyle İstanbul olamadı kimse.
Bir ben kaldım, ortasında kavganın, bir de karanfil yürekli çocuklar. Ahmed Arif
Sen bir karanfilsin, delisin İçlisin de, bükersin hemen boynunu. Edip Cansever
Ben kendime bir karanfil mezarı satın aldım. Beni oraya gömecekler. Edip Cansever
Karanfil kokuyor sigaram, dağlarına bahar gelmiş memleketimin. Ahmed Arif
Gecenin göğsünde bir sigara yakarsın. Sevda bir şiire karanfil olur, alıp saçına takarsın.
Kafamı kızdırma gene giderim, az sonra gelirim elimde karanfiller. Ahmet Erhan
Biz de bilirdik sevgiliye karanfil almasını, lakin aç idik yedik karanfil parasını. Yılmaz Güney
Yağmur yemiş sırılsıklam bir karanfil. Bir tenhalığa gülümsüyor içimde. Ali Asker Barut
Bir karanfil telaşı taşıyor gözlerin, gidiyorsun. Ve kendimle baş başa kalabilmeyi öğreniyorum.
Ne aşkım, ne emelim. Soluk bir karanfilim. Ben gurbette değilim. Gurbet benim içimde!
Oysaki seninle güzel olmak var, örneğin, rakı içiyoruz içimize bir karanfil düşüyor gibi. Edip Cansever
Sana karanfiller getirdim ve ben seni kapında beklerken hepsi akşamüzeri intihar etti bir bir.
Sen o karanfile eğilimlisin, alıp sana veriyorum işte. Sen de bir başkasına veriyorsun daha güzel. Edip Cansever
Geleceğim. Ve her duvarın başına bir karanfil dikeceğim. Her pencerenin altında bir şiir okuyacağım.
Bir süre sonra ölenlerin mezarlarına değil, gidenlerin sokaklarına karanfiller bırakıyorsun ama o bahar hiçbir zaman geri gelmiyor.
Bazı şeyleri evime hiç almadığım karanfiller kadar çok özlüyorum. Güzel olduklarını biliyorum ama hiç sahip olmadım.
Bir yerde okumuştum, karanfil mezarlara bırakılırmış. Giderken adım attığın her kara parçasına bir demet karanfil bıraktım, bil istedim.
Kavgalar biriktiriyorsun ve hep mağlup oluyorsun. Elinde bir demet karanfille hangi kavgadan galip çıkmayı düşünüyorsun ki sen?
Suya düşen bir karanfilse yüreğin, bırak kendini ırmağın türküsüne gülüm vursun seni o taştan bu taşa o çağlayandan bu çağlayana. Ahmet Telli
Bir süre sonra ölenlerin mezarlarına değil, gidenlerin sokaklarına karanfiller bırakıyorsun. Ama o bahar hiçbir zaman geri gelmiyor.
Sen karanfile eğilimlisin, alıp sana veriyorum işte. Sen de bir başkasına veriyorsun daha güzel. O başkası yok mu bir yanındakine veriyor. Derken karanfil elden ele. Edip Cansever
Hayat işte! Papatya gibi hüzünlü bazen, karanfil gibi yasta insan. Fakat bülbül nasıl aşıksa, işte insan da öyle aşık umuda. Neşe Ağaoğlu
Nereden bileceksin, şehrin sokaklarında. Kaybolan ışıkların gözlerim olduğunu. Her seher yüreğimde açan karanfillerin. Her akşam ellerimde sararıp solduğunu. Nereden bileceksin? Nurullah Genç
25876