Bıkkınlık Sözleri

Bıkkınlık Sözleri Her türlü duygu insana ait olurken, yorgunluğun getirdiği tükenmişlik durumları için bıkkınlık sözleri adeta hislerin yansıması olmaktadır. Herkes için geçerli olan bu bıkkınlık halinden kurtulmak bazen çok daha zor olabilir. İş ortamında yaşanan bir durumdan kaynaklı olabileceği gibi ev sorunlarına dair de insan sıkılabilir. İçinde olduğu durumlardan kurtulmak ve hatta bambaşka bir ortamda bulunmak isteyebilir. Çok daha farklı gerekçelerle ortaya çıkabilecek bu bıkkınlık hali, beraberinde daha fazla stres getirir. Her ne kadar günümüzde bu durumda olan insanların sayısı fazla olsa da genel bir durum olduğu unutulmamalıdır. İlk çağlardan itibaren insanlar, sahip oldukları koşullardan hoşlanmaz, daha fazlasını isterlerdi. Monoton ya da amaçsız hayatın getirdiği bıkkınlık hali, insanı çaresiz kılardı.

Bu makalede ve Bıkkınlık Sözler Bıkkınlıkla ilgili sözler Hayatla ilgili bıkkınlık sözleri konusunda detaylar bulabilirsiniz.

Kocaman bir boşluk hissinin insanın içinde büyümeye devam etmesi ya da var olan hedeflerin birer birer uzak hale gelmesi insanı olumsuzluğa iter. Hayal kırıklıklarının büyümesi bunu tetikler. Ev, iş ya da aşk hayatındaki başarısızlıklar insanı dar çevreye hapseder. İstenmeyen durumların yaşanmasıyla bıkkınlık oluşurken hayattan zevk almamaya başlar insan. Tüm bu durumlara ilişkin söylenen bıkkınlık konulu en güzel sözler aşağıda yer alıyor.

Bıkkınlık Sözleri
Bıkkınlık Sözleri


Editörün Seçimi ile Bıkkınlık Sözleri

  1. “Bıkkınlık, hayatın tuzaklarından biridir. Ona düşmeden önce bir soluk al ve yoluna devam et.”
  2. “Bıkkınlık, güzellikleri görmezden gelmekten değil, onları tekrar keşfetmeye cesaret edememekten kaynaklanır.”
  3. “Bıkkınlık, zamanla ve rutinle beslenir, yenilik ve heyecanla beslenir.”
  4. “Hayat bazen tekdüze ve monoton olabilir, ancak içinde farklılıklar aramayı unutma.”
  5. “Bıkkınlık, yeni deneyimlere açık olmamaktan ve eski alışkanlıklarda sıkışıp kalmaktan kaynaklanır.”
  6. “Bıkkınlık, hayatın renklerini solgunlaştırır; dolayısıyla her günü anlamlı ve özel kılmak önemlidir.”
  7. “Bıkkınlık, içsel coşkuyu ve merakı yok eder.”
  8. “Bıkkınlık, yeni bir bakış açısı ve yaratıcılıkla yenilebilir.”
  9. “Bıkkınlık, hayatın sıradanlaştığı anlamına gelmez, zihnini aç ve güzellikleri fark etmeye devam et.”
  10. “Bıkkınlık, değişimi ve gelişmeyi engelleyen bir engeldir; bu yüzden onun üstesinden gelmek önemlidir.”

Bıkkınlık, hayatta zaman zaman karşılaşabileceğimiz doğal bir duygudur. Ancak önemli olan, bu duyguyu fırsata çevirmek ve içinde bulunduğumuz durumu iyileştirmek için adımlar atmaktır. Yeni deneyimlere açık olmak, rutini kırarak ve hayatımıza yeni renkler ekleyerek bıkkınlık hissinden kurtulmamıza yardımcı olabilir.

Bıkkınlık Sözleri

  • Gönül yorgun ve bitkin düştüğünde; yürek dilsiz kalır.
  • Sürekli aynı şeyleri yaşamaktan gelmiş bir bıkkınlık bendeki.
  • Beni candan usandırdı cefadan yar usanmaz mı? Fuzuli
  • Aniden beliren bıkkınlık ve her şeyden sıyrılıp uzaklaşma isteği.
  • Bıkkınlık veriyor sensiz bir sabaha uyanmak. Enes Alper
  • Hayat insana bıkkınlık verecek kadar uzun değildir. Amin Maalouf
  • Neden bir kez daha baştan başlayayım ki, bıktım artık.
  • Artık herhangi bir hayale kucak açamayacak kadar yorgun ve bıkkınım!
  • Bıktım hayattan bıktım sizden, anlamsız bakan gözlerinizden.

O kadar bıkkınım ki devam etmeyi midem kaldırmıyor. Gustave Flaubert

Çok fena bıkkınlık var, içim havadan daha karanlık o derece.

Etrafıma baktığımda buruk bir tiksintiden başka bir şey hissedemiyorum.

Gökyüzünü kaybetmiş bir kuş gibi üzgün yorgun ve de kırgınım hayata.

Bıkkınlığım yalnızlığımdan mı sensizlikten mi yoksa acımdan mı bilemedim.

Ey hayat! O kadar bıkkınım ki; susupta ağlayasım ölüpte dinlenesim var.

Dünyaya kendi isteğim dışında geldim hayretle yaşadım tiksinerek gidiyorum.

Senin bu hayattan bıktırdığını başkası kalbinden çıkarmaz. Böyledir hayat.

Kafa karışıklığından gelen ve bunalıma neden olan üzüntü, enerji düşüklüğü, içsel bıkkınlık, ilgisizlik.

Öyle bir bıkkınlık duygusu ki yeni biriyle tanışmak için elini uzatırken dahi tereddüt ediyor insan.

Çocukken bir kez ağlasam benim olurdu her şey. Şimdi günlerce ağlıyorum ama başkasının oluyor her şey.

Artık beklentilerimi dile getirmekten bıktım. Daha az hayal kuruyor daha az hayal kırıklığı yaşıyorum.

Ağlamıyorum ben! Hani adet gereği yıkarlar ya ölüleri. Ben de yıkıyorum işte yanağımdaki o rahmetli gülümsemeleri.

Ve insan kanat çırpamaz bazen. Buna yorgunluk diyoruz, hayal kırıklığı diyoruz, bıkkınlık diyoruz. Bilal İşgören

Gitmek gerekir bazen. Fazla yormadan daha çok bıktırmadan. Eğer vaktiyse ardına bile dönüp bakmadan. Can Yücel

Zamanla yorgun hanlara dönüyor işte. Gördün her şeyim. Kuru topraklar gibi dağılıyor belleğim. Afşar Timuçin

Kavak ağacını seven ve beğenen çok az kişi gördüm. Çünkü dosdoğrudur. Tersinden okusan bile: kavak Cenap Şahabettin

Bıktım boş yere hep gitmeler gelmelerden; Bırakın uyuyayım yandım kelimelerden. Necip Fazıl Kısakürek

Galiba yoruldum. Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar. Kendimi her kaybettiğimde, seni de kaybediyor olmaktan yoruldum.

Her şeye ve herkese karşı gelen bıkkınlık hissi. Yalnızlığıma sıkıca sarılıp, kendi bilinmezliğimle ayakta kalmaya çalışmak yaşadığım.

Bir yanımda çaresizlik diğer yanımda yorgunluğum var. Bir yanımda yalnızlığım diğer yanımda geçmişe dargınlığım ve bıkkınlığım var.

Kalbi yorgun olanın dili keskin olurmuş. Ya kalbi yorgunun yanında olmayacaksın ya da yanında olduğunun kalbini yormayacaksın.

İnsanların bütün acıyı kendileri çekmiş gibi davranmalarından bıkkınlık geldi artık bana. Ve bence gerçekten acı çekmiş bi insan acısını gizleyendir her yere döken değil.

Yarın için ümit beslemekle yetinmekten artık bıkkınlık geldi. Yetinemiyorum. Koskoca bugünden utanıyorum. Onun benden utanması gerekirken. Özdemir Asaf

Yetişkin olmaktan vazgeçiyorum. Yoruldum yetişkinliğin kurutulmuş pınarlarında, koşullu sevinç avcılığı yapmaktan. Aşk cimrisi, aşk kabızı insanlarla bir arada yaşamaktan. Buket Uzuner

Alışıyorsun bazen hayata. Bıkkınlık hâli geliyor. Anlamlı kalan birkaç şey geliyor sadece aklına. Onların da yavaş yavaş suyun üzerindeki kağıdın eriyerek batması gibi kayboluşu geliyor.

Ey yoğun özlemlerimizin arasına bir katı bıkkınlık gelir yerleşir, apansız. Öyle olur ki en son ucuna gitmeye can attığımız bir ilişkinin içinden çıkıp çekip gitme arzusu çöker üzerimize. Oruç Aruoba

Korkmadığını söylediğin şeylerden korktuğuna eminim. İstemediğini söylediğin şeyleri de çok istiyorsun. Umutsuzluk değil seninki, sadece bıkkınlık. Yaşayan herkesin umudu vardır.

Anladım ki: İnsanlar; Susanı korkak. Görmezden geleni aptal. Affetmeyi bileni çantada keklik sanıyorlar. Oysa ki; biz istediğimiz kadar hayatımızdalar. Göz yumduğumuz kadar dürüstler ve sustuğumuz kadar insanlar. Şems-i Tebrizi

İnsanlara yardım etmeye çalışıp, terslenmekten ya da daha kötüsü umursanmamaktan yoruldum, bıktım! Ne haliniz varsa görün! Bencilliklerinizle karanlık kuyularınızdan sakın çıkmayın aman! Belki iyi bir şeyler katarsınız dünyaya falan.

Yataktan kalkma, tramvay, dört saat çalışma, yemek, uyku ve aynı uyum içinde salı çarşamba perşembe cuma ve cumartesi, çoğu kez kolaylıkla izlenir bu yol. Yalnız bir gün “neden?” yükselir ve her şey bu şaşkınlık kokan bıkkınlık içinde başlar. Albert Camus

Bildiğim şu ki, etten kemikten ve bıkkınlıktan ibaret kaskatı bir gerçektim. Üstelik, gerçekliğimi bir başına doğrulayacak ölçüde anlaşılmaz bir sıkıntıya kapılmıştım ve kendimle kendim arasında uzanan o kat edilmez boşlukta yapayalnızdım. Hasan Ali Toptaş

Bıkkınlık makinemsi bir yaşamın edimlerinin sonundadır, ama aynı zamanda bilincin devrimini başlatır. Onu uyandırır, gerisine yol açar. Gerisi bilinçsiz olarak yeniden zincire dönüş ya da kesin uyanıştır. Uyanışın ardından sonuç gelir zamanla; intihar ya da iyileşme. Albert Camus

Bıktım yanlızlıktan, bıktım insanların beni takmamasından, bıktım dertlerimi anlatamamaktan, bıktım tek başıma olmaktan, bıktım mutsuz olmaktan, bıktım derslerden, bıktım insanları dinlemekten, bıktım hayattan, herkes bıktırdı beni.

Yavaş yavaş artan bir bıkkınlık var, bir boşluk varmış da dolmuyormuş duygusu giderek sarar insanı. Tekdüzeleşen hayat, beklenip beklenip de bir türlü yaşanamayan heyecanlar, artık yerinden pek kımıldamayan duygular, yaptıklarından, yaşadıklarından tat alamamalar.

Meyus; Üzgün, ümitsiz, karamsar ve kederli gibi anlamları olan kelimenin kökeni Arapçaya aittir. Ümitsizlik anlamındaki “yeis” kelimesi ile aynı kökten gelmektedir. Daha çok olaylar karşısında düşülen bıkkınlık, yorgunluk hali ve karamsarlığı ifade eder. Biz gibi.

Canımı yakan ne ona yazdıklarımı gösteremeyecek olmam ne de onları asla okumayacağını biliyor olmam. Canımı yakan ona yazamamam. Kalemi kağıda değdirdiğimde nerden başlayacağımı bilemiyor olmam, aklımdan destanlar geçerken kağıda bir cümle yazamamam. O dolmuşluk, bıkkınlık ve bilhassa kırgınlık içinde yarım saat defterin başında oturup derin bir iç çekişle bomboş kağıdı kapatmak. İşte dostlarım, size bu hissi tarif etmem imkansız.

Kimse için hayatımdan vazgeçemem demiyorum çünkü vazgeçilmez bi hayatım yok benim. Belli bi değerde olan insanlar var şu dakika canımı istesinler neden diye bile sormam lazımsa al bu zamana dek bana bi hayrı olmadı belki senin bi işine yarar derim. İşte bu denli bi bıkkınlık bendeki.