Atatürk’ün 19 Mayıs İle İlgili Sözleri
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Atatürk’ün 19 Mayıs İle İlgili Sözleri İstanbul’dan Anadolu topraklarına uzanan bir milletin, bağımsızlık mücadelesidir 19 Mayıs. Nutuk’ta yer alan Atatürk’ün 19 Mayıs sözleri ve silah arkadaşları ile yaptığı konuşmalar, bir milletin bağımsızlığının önemini anlatmıştır. Boyunduruk altında yaşamamıza izin vermeyeceğini, tüm zorluklara rağmen başlattığı birlik olma mücadelesi ile anlatmıştır.
Yazımızda ve Atatürk 19 Mayıs Sözler Atatürk’ün Sözleri 19 Mayıs Sözleri Atatür ile ilgili bilgiler bulabilirsiniz.
“Ya İstiklâl ya ölüm”
Ulu Önder’in bu sözündeki temel fikir şudur: Türk milletinin onur ve şerefi ile yaşaması, bağımsızlığa sahip olmasından geçer. Refah içerisinde yaşansa da özgürlüğü elinden alınmış bir toplum, yabancı uluslar nezdinde köle muamelesi görecektir. Özgürlük için ölümü göze almak; onur ile mücadele vermek, ne olursa olsun saygı görmek, taviz vermemek anlamına gelir.
Özgürlük mücadelemizin en önemli adımlarından 19 Mayıs 1919 günü, Ulu Önder Atatürk ilk ateşi yakmıştır. Milli mücadelenin başladığı bu tarihi Atatürk gençlere armağan etmiştir. “Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız.” Demiştir. Bu sözle geleceği gençlere emanet ettiğini anlatmıştır. Gençliğe hitabesinde gençler ile ilgili tüm umudunu dile getirmiştir. Bu alanda söylenen güzel sözler aşağıda yer almaktadır.
İşte Editörün Seçimi Atatürk’ün 19 Mayıs ile İlgili Değerli Sözleri
- “Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti, ilelebet payidar kalacaktır.”
- “Gençler! Cesaretimizi güçlendiren ve sürdüren sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız.”
- “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.”
- “Türkiye Cumhuriyeti, karakter ve idare bakımından, en kuvvetli ve müstakil devletlerden biridir.”
- “Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir.”
- “Türk gençliğine hitabe” olarak da bilinen konuşmasında: “Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.”
19 Mayıs, Türk gençliğinin Atatürk önderliğinde başlattığı bağımsızlık mücadelesinin fitilini ateşlediği tarih olan Milli Mücadele’nin başlangıç günüdür. Atatürk, gençlere ve tüm Türk milletine bu önemli günü hatırlatarak, ülkenin bağımsızlığını ve Cumhuriyeti sonsuza kadar korumalarını vurgulamış ve onlara güvenini ifade etmiştir.
Atatürk’ün 19 Mayıs İle İlgili Sözleri
- Ey Türk gençliği, muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.
- Türk çocuğu, çok zekisin, bu belli. Fakat zekanı unut, daima çalışkan ol!
- Ey Türk gençliği, muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.
- Gençler için vatani işlerde ölmek söz konusu olabilir; fakat korkmak, asla!
- Bu kadar kuvvetli ve zinde bir gençlik içinde kendimi gördüğümden dolayı mutluyum.
- Türk gençliği, sağlıklı yetişip spor yaparsa ulusumuzun geleceği güvence altındadır.
- Milletin bağrından temiz bir nesil yetişiyor. Bu eseri ona bırakacağım ve gözüm arkamda kalmayacak.
- Gençler! Vatanın bütün ümidi ve geleceği size, genç kuşakların anlayış ve enerjisine bağlanmıştır.
- Asla şüphe yoktur ki cumhuriyetin gelecek evlatları, bizden daha çok bolluğa ve rahata kavuşmuş ve mutlu olacaklardır.
Ey yükselen yeni nesil, gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve sürdürecek sizsiniz.
Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerim, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir.
Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti’ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Türk milletinin büyük önderi Atatürk’ün Türk gençliğine armağan ettiği bu anlamlı bayramda milletimize sağlık, huzur, güven, başarı ve mutluluklar diliyorum.
Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.
Her şey unutulur. Fakat biz, her şeyi gençliğe bırakacağız. O gençlik ki, hiçbir şey unutulmayacaktır. Geleceğin ümidi ışık saçan çiçekleri onlardır. Bütün ümidim gençliktedir.
Milletin bağrından temiz bir kuşak yetişiyor. Bu eseri ona bırakacağım ve gözüm arkamda kalmayacak!
Ey Türk geleceğinin evlâdı! İşte, bu durum ve şartlar içinde de görevin; Türk bağımsızlık ve cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda, mevcuttur!
Gençler! Benim gelecekteki emellerimi gerçekleştirmeyi üstlenen gençler! Bir gün bu memleketi sizin gibi beni anlamış bir gençliğe bırakacağımdan dolayı çok memnun ve mesudum.
Bugün ulaştığımız sonuç, yüzyıllardan beri çekilen milli felaketlerin doğurduğu uyanıklığın ve bu aziz vatanın her köşesini sulayan kanların karşılığıdır. Bu sonucu, Türk gençliğine emanet ediyorum.
Gençliği yetiştiriniz. Onlara bilim ve kültürün olumlu fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız. Özgür fikirler uygulamaya geçtiği zaman, Türk milleti yükselecektir.
Sizler, yeni Türkiye’nin geç evlatları, yorulsanız da beni izleyeceksiniz. Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler asla ve asla yorulmazlar. Türk gençliği amaca, bizim yüksek ülkümüze durmadan, yorulmadan yürüyecektir.
Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, geleceğin ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız.
Gençler! Cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız. Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.
Sayın gençler, yaşam mücadeleden ibarettir. Bundan dolayı yaşamda yalnız iki şey vardır. Galip olmak, mağlup olmak. Size, Türk gençliğine terk edip bıraktığımız vicdani emanet, yalnız ve daima galip olmaktır ve eminim daima galip olacaksınız.
Her şeye rağmen kesinlikle bir aydınlığa doğru yürümekteyiz. Bende bu imam yaşatan kuvvet, yalnız aziz memleket ve milletim hakkındaki sonsuz sevgim değil, bugünün karanlıkları, ahlaksızlıkları, şarlatanlıkları içinde sırf vatan ve gerçek aşkıyla ışık serpmeye ve aramaya çalışan bir gençlik gördüğümdür.
Bu memleketin gençliği, hakkımda pek büyük sevgi gösterdi. Bu kadar layık olduğumu bilmiyordum. Arkadaşlar! Bu memleketi ve bu milleti yüzyıllardan beri berbat edenler çoktan ölmüştür. Bütün gençlik, buna iman etmelidir. Bizim kanımız akmadıkça bunlar bir daha geri gelmeyecektir.
Gençler! Biz size geçmişten, geçmişin hurafelerinden, geçmişin olaylarından uzak bir yeni doğmuş çocuk çıkardık. Olaylardan, olayların zorunluluğundan çıkan bu çocuk, sizin pek değerli katılımınızla, aydın yardımınızla çıktı. Bu çocuğu büyütüp yükseltmek bizlerden sizlere yönelir. Bu görevde başarılı olacağınıza, gördüğüm kanıtlar sayesinde pek çok kuvvetlerle iman edenlerdenim.
Gençler! Benim gelecekteki emellerimi gerçekleştirmeyi üstlenen gençler! Bir gün bu memleketi sizin gibi beni anlamış bir gençliğe bırakacağımdan dolayı çok memnun ve mesudum. Buna gerçekten sevinmekteyim. Fakat beraber yaşadığımız sürece benim hedefime yürümenizi hepinizden istemek, geçerli bir hakkım olarak tanınmalıdır.
Başımıza neler örülmek istenildiği ve nasıl karşı koyduğumuz ve daha doğrusu milletin arzu ve emellerine uyarak ve onun yardımıyla nasıl çalıştığımız görülmeli ve gelecek kuşaklar için ibret ve uyanıklığı gerektirmelidir. Zaten her-şey unutulur. Fakat biz her şeyi gençliğe bırakacağız. O gençlik ki hiçbir şeyi unutmayacaktır; geleceğin ışık saçan çiçekleri onlardır. Bütün umudum gençliktedir!