Atarlı Sözler
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Atarlı Sözler Söylemiş olduğumuz güzel sözler ve davranışlar bazen suiistimal edilir ve yapmış olduğumuz tüm iyi şeyler bizlere kötülük olarak geri gelir. Sabrımızın sınırlarını zorlayan bu hareketlere dayanamaz ve tepki gösteririz. Göstermiş olduğumuz bu tepki, karşı tarafın geri adım atmasına ve hatasının fark etmesine yardımcı olur.
Yazımızda ve Atarlı Sözler Güçlü Sözler Etkileyici Sözler Keskin Sözler Sivri Dilli Sö hakkında bilgi bulabilirsiniz.
Bu olan duruma dayanamaz kalp kırmadan ve ahlakımıza uygun şekilde atarlanır, atarlı sözler söyleriz. Söylemiş olduğumuz bu sözler genelde işe yararken, işe yaramadığı zamanlar da oldukça sık karşımıza çıkar. Bu tür durumlarda sakinliğimizi korumak oldukça güç olsa da sakinlik ile cevap vermeye çalışır ona sınırını bildirmeye çalışırız. Bazı günler ise sabrımız taşma noktasına gelir ve karşımızdakine dilimize gelenleri söyleriz.
Bu tür durumların sonrasında ise, çoğunlukla pişmanlık duyarız. Bu duyduğumuz pişmanlık karşı tarafa vermiş olduğumuz tepkiden ziyade, kişiliğimize uymayan hareketler yaptığımızdan dolayı duyduğumuz pişmanlıklardır. Bu nedenle sinirli anımızda bile kendimizi kaybetmemeye ve sakinleşmeye çalışmalıyız. Alt tarafta sizler için hazırlanmış sözleri inceleyebilir, içinizdeki duyguları tek bir cümleye dökebilirsiniz.
Editörün Seçimi ile En Atarlı Sözler
- “Kum tanesiyim, sen ise sahilden bile haberin yok.”
- “Söylediğin her laf, kendi durumunu ele veriyor.”
- “Sözlerinle dövüşemem, çünkü beyhude bir uğraş olur.”
- “Gölgenden kurtul, güneşim parlasın.”
- “Sıradan olmak yerine, fark yaratmak daha çekici değil mi?”
- “Gözlerinle konuşmak yerine, kalbinle anla.”
- “Tatlı dille alınan her söz, asıl tadını kaybeder.”
- “Dilin keskin olsun ama kalbin yumuşak kalsın.”
- “Taklit etmek yerine, gerçek olmak daha etkileyici.”
- “Hakkımda dedikodu yapmak yerine, benimle konuş.”
- “Düşüncelerin rüzgar gibi, sürekli yön değiştiriyor.”
- “Beni anlamadan önce, kendini anlamaya çalış.”
- “Her lafın altında yatan gerçeği göremeyebilirsin.”
- “Sözlerinle savaş açtın ama ben hala barışçıl bir dil kullanıyorum.”
- “Bana karşı kin tutmak yerine, hayatının tadını çıkar.”
Atarlı sözleri kullanırken espriyi ve üslubu doğru dengelemek önemlidir. Karşınızdaki kişiyi incitmeden ve kibar bir şekilde ifade ederek atarlı sözler kullanmak daha olumlu bir etki yaratır. Özgüvenli bir üslup, iletişimde daha etkili olmanıza ve insanlar arasında olumlu bir etki bırakmanıza yardımcı olabilir.
Atarlı Sözler
- Nasıl koydum ama seni insan yerine.
- Geçmiş tozdur üfle gitsin.
- Ölüme gidelim dedin de mazot mu yok dedik.
- Bambaşka seveceğiz! De nasıl seveceğiz.
- Ölüm senin peşindeyken, sen neyin peşindesin?
- Bugün şimşek olup, herkese çakasım var.
- Keşke veteriner olsaydım, seni daha iyi anlardım.
- Senin sesin güzeldir, hadi bize iki çay söyle.
- Bu gece kurduğun hayallerine, amin olmaya geldim.
Cesaret bazen seçtiklerin değil, vazgeçtiklerindir.
Geberdiğini bileyim de, kime öldüğün umurumda değil.
Ben bir hiçim, bir hiçin kaybedecek neyi olabilir ki.
İşim düşmedikçe kendime bile uğramıyorum, sende kimsin.
Bu aşkı ikiye bölsek, sana eyvah düşer, bana eyvallah.
Götünüzün yemediği sevdaların altına yatırmayın yüreğinizi.
Geldiğin yeri unutursan, gideceğin yolda kaybolursun.
Zor günümde yanımda olmayanın, iyi günde yanımda yeri yok!
Bazı kadınlar makyaj yapar, bazıları ise sadece güler.
Yüreği kolpa olan adamın yeri; ruhu fahişe olan kadının yanıdır.
Tespih olmuşsun güzelim; herkesin elinde şak şaklardasın.
Herkesin derdi ben olmuşum. Demek ki zamanında iyi koymuşum.
Evet, hepinizin gideri vardı ama hiç biriniz kalıcı değilsiniz.
Sen istediğin kadar kalbimi kır; bende gözyaşı tükenmez güzelim!
Geçecek dediğiniz acılar, şimdi fena geçiriyor umutlarımıza.
Kim kimin mutluluğuna göz koyuyorsa! Bütün dünyada ona koysun.
Alttan aldık yeteri kadar, bundan sonra herkes ederi kadar!
Biz kaybetmeye, ilkokulda; silgi ile başladık, sen neyin kafasındasın.
Yerime koyduklarının bir gün sana koyması dileğiyle eyvallah.
Bırak giden gitsin, silen silsin. Atacak kemiğin varsa, köpeğin çok olur!
Değişen bir şey yok hiç, ölüm hariç, aynı gökyüzü, aynı kader.
Köşeme çekildim gülüyorum size, fark ettim de alayınız yalansınız özde.
Azrail bile ayağıma gelecekse sen neyin tribindesin güzelim!
Sen annesi, olamayacağın çocuklarıma anlatacağım en güzel masalsın.
Sırtın yere düştü mü, kardeşim dediklerinin bahanesi çok olur.
Kimsenin çay bardağına kaşık olmayın, şeker eridikten sonra işiniz biter.
Altın gibi kalbin olsa neye yarar, ayarın düşük olduktan sonra.
Dün gece seni anlattım yıldızlara, kafana takma ona da kayacağız dediler.
Ben yaşadıkça sen çıldır. Yokluğum koyarsa ben ararım sen çaldır.
Kaçan, giden balonlara el sallayın, nasıl olsa havaları sönünce geri inecekler!
Şeytanın en büyük dostu ağzı gevşek yüreği yavşak olan insandır.
Dertler nereden gelirse gelsin, neyse ki çayın demi var, hayatın gamına inat.
Her oyunun kuralı vardır, benim kurallarımsa kuralsız oynamaktır.
Evet, anladık biliyoruz zaten, tipinizin gideri var ama karakterinizin ederi yok!
Yalnızlığına iyi bak sahip çık, kaç kişinin emeği var onda kim bilir.
Ya benim yanıma geldiğin gün gibi olursun ya da geldiğin gün gibi kaybolursun.
Gardiyan görüş bitti dediğinde, anlarsın o zaman vefasızca gidişleri.
Bak be güzelim ölüm tribine girmiş hayallerim var benim; yaşamak için umutlanan.
Mademki hatırı yok bunca senenin, namı namert olsun geri dönenin.
Kış gelince hemen tutacak el ararsınız, ben anamın bol limonlu mercimeğiyle mutluyum.
Senin için savaşırdım ama verimsiz toprakları feth etmeye gerek yok!
Meşhurdur benim kafası güzel sevmelerim, sen yeter ki gidiyorum de bileti ben keserim!
Bana attığın kazıkları saklıyorum, döndüğünde oturacak yerin olsun diye.
Hani senin varlığın “Fifi” yokluğun da “Tın” ya. Benim varlığım “OLAY”, yokluğum “KOYAR”!
Ne kadar acıdır ki; öve öve bitiremediğiniz aşkınızı, söve söve bitirirsiniz!
Bilirsin sevgili yârim ben beceremem yaşamayı. Bir damla su olsam, gider rakıya damlarım.
Yürekli bir kadının başı, yüreksiz bir erkeğin omzuna ağır gelir. Nazım Hikmet
Sofular haram demişler, bu aşkın şarabına. Ben doldurur ben içerim, günah benim kime ne!
Senin dünyaya baktığın pencere kirliyse, benim çiçeklerim sana çamur görünür.
Yoksulluk kaç gün sürer baba? 40 gün oğul! 40 günden sonra zengin olur muyuz? Yok, oğul, alışırız.
Hayat işte; bazı insanların denize karşı villaları var, bizim ise üstümüze yıkılan hayallerimiz.
Buralarda ön yargı hangi sayfadansın diye başlar, bizim sayfanın adını verirsin, yargı biter saygı başlar.
Biz sevgide, aşkta hep gelmeyenleri bekledik, sonra sigaramızı yakıp kaçak çayımızı demledik.
Sırtından vurana kızma arkanı dönen sensin arkandan konuşana da darılma adam yerine koyan sensin.
Unutma ki insanlar hiç bir zaman değişmez, sadece yalan söylemenin yeni bir yolunu bulurlar.
Sonuçta sevilen her kadın güzel bir şarkıdır bütün sözlerini hatırlayamazsın belki melodisi aklında kalır.
kadar kızın arasında gözün benim hatunuma kayarsa, ben de o zaman sana kayarım adamım.
Sen bakma bize güzelim kimine göre adam kimine göre yalanız. Rahat olun siz biz adamına göre adamız.
Bazen sevda o kadar acıdır ki; öve öve bitiremediğiniz aşkınızı, gün gelir söve söve bitirirsiniz!
Seni unutmak mı? Ey sevgili içimdeki yangın sönüyor artık! Nasıl da kül oluyorsun bir bilsen bir görsen.
Bu memleketin bir kahvesi birde kahpesi bitmez! O zaman hatır kahveye, satır kahpeye yarasın.
Ah sizin benzemez kimse sana musikisiyle başlayıp sende artık herkes gibisin şiiriyle son bulan bu aşklarınız.
Ben bana inananı hiç yarı yolda bırakmadım. Bırakanı da bir daha asla ‘adam’ yerine koymadım!
Kara kalem yapmayı neden bu kadar çok seviyorsun diye soruyorsun ya; kimin ne renk olduğunu hala çözemedim.
Fahişe olmuş ruhların ispatı yoktur, bu yüzden vesikası olmayan herkes kendini namuslu zanneder.
Biz sevgiliye çiçek verenlerden değil, dosta can verenlerdeniz, biz feleğin çemberinden geçmiş âlemci gençleriz.
Senin için ölürüm dediğinde ölüm şeklinin, bir başkasının altında zevkten olacağını düşünmemiştim.
Kötü günümde anlamıştım bütün dostlarımın çakal olduğunu sonradan anladım aslan ile çakal dost olamayacağını.
Beş liralık alkolün milyarlık sohbetleri olur, milyarlık adamların beş lira edecek sohbeti bile yoktur.
Avucumun içi kadar yüreği olmayan adamlarda kolum kadar dilin olması onların artısı olsun ben eksilerimle sarhoşum.
Büyüklerimiz bize bir kızla nasıl konuşacağımızı değil; çalışıp ailemize nasıl bakacağımızı öğrettiler.
Bir sevdiğim olsun istiyorum; öyle bir sevsin ki beni içime çektiğim sigaramın dumanını bile kıskanacak kadar sevsin.
Ne çıramız ne lambamız, karanlık yollarda kaldık, kor kor ateşlerde yandık, çok uslandık, usanmadık.
Her kuyudan tırmanarak çıktım ben ne bir ip sallayanım oldu ne de bir el uzatan bu yüzdendir o herkesi kıskandıran gururum ve dik başlı asi duruşum.
Şikâyetçiyim! Aşk yolunda gasba uğradım hâkim bey, hayallerim önemli değil, kalbimi versin yeter. İçinde kimliğim vardı!
Sevdama müebbet biçilmiş gururuma ağır hapis! Oysa ne yüreğime kelepçe takabilmiş kimse nede sevdama zincir, ben herkesten yana özgürüm ama senden yana esir.
Şaire sormuşlar gidene mi küfür etmeli kalıp bekleyene mi? Şair durur mu yapıştırmış cevabı ikisini de salla, çay var mı çay.
Bizden nefret edin çünkü sizden değiliz, arkamızdan hep küfredin kendimize kefiliz, dünyalarımız farklıdır anlaşamayacağız eminiz. Asadan ölümü çıkaran üstadın nesliyiz biz.
Satmadık dostumuzu bildik hasmımızı kapatmadık eskilerden kalmış yaralarımızı akıtırız kardeş uğruna kanımızı. Bilsinler ki krallar ölmeden bırakmaz tacını.
Firari saatler arkasından gelen isyankâr sokakların, tövbekâr çocuklarıyız biz. Sevdiğimiz için yaşar, dostluğumuz için ölürüz. Hiçbir zaman hiçbir yerde kimseye boyun eğmeyiz!
Bir başka seveceğiz inan birbirimizden başka o sarışın olacak belki de uzun boylu yakışıklı bir adam olacak ve benim yanında yattığım kadın senin gibi kokmayacak.
Biz kimleriz diye sorma biz hayata boş vermişlerdeniz. Bize hayat nedir diye sorma biz hayat deryasında yüzenlerdeniz. Bizi arama lüks meyhanelerde bulamazsın. Biz dost şarabı içenlerdeniz. Bize dost arkadaş nedir diye sorma biz onlar için ölümüne gidenlerdeniz.
Benim hayatımda gülücükler olmadı sevgilim, acıyla bütünleşti kalbim, nasır tuttu sevgilerim. Gittin ya ne mi yapıyorum? Gözyaşlarımla nasır tutmuş hayallerimi yumuşatıyorum. Biz hayatı rüyalarımızda değil, yaşadıklarımızla anladık.