E Harfi İle Başlayan Erkek Bebek İsimleri
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Erkek bebek sahiplerinin isim tavsiyeleri
Erkek bebek sahiplerinin isim tavsiyelerine odaklandığında en çok tercih edecekleri isimler E ile başlayan isimler olabilir. E ile başlayan erkek isimleri hem fonetik yapıları hem de akılda kalıcılıklarıyla son derece popülerdir. Üstelik modern isimler açısından da çok geniş bir seçim şansı sunmasına rağmen geçmişten günümüze gelen E ile başlayan erkek çocuk isimleri de çok fazladır.
İçeriğimizde ve E Harfi İle Başlayan İsimler Erkek Bebek İsimleri E Harfi İle Erkek İsimleri E İle Başlayan Bebek İsimleri konusunda detaylar bulabilirsiniz.
- EBRAR: Hayır sahipleri, iyiler, dindarlar, özü sözü doğru olanlar
- EBUBEKİR: İlk halife
- ECEBAY: Varlıklı ve ulu kişi
- ECEVİT: Açıkgöz, çevik, çalışkan
- ECİR: Güzel işler karşılığında alınan mükafat
- EDEBALİ: Osman Gazi’nin hocası
- EDGÜ: İyi
- EDGÜALP: İyi ve yiğit
- EDGÜER: İyi kimse, iyi er
- EDİP: Edepli terbiyeli, edebiyatla ilgilenen kişi
- EDİS: Yüce, yüksek
- EDRA: Vücudu beyaz, başı siyah at
- EFDAL: En değerli en yüksek
- EFE: Ege yiğidi, ağabey
- EFECAN: Afacan, hareketli, ele avuca sığmaz anlamlarını taşır
- EFECAN / Afacan : Hareketli, ele avuca sığmaz, akıllı
- EFEKAN: Yiğit bir soydan gelen
- EFGAN: Ağlamak, feryat etmek
- EFKAN: Çığlıklar, inlemeler
- EFLAH: Feraha kavuşan, kurtulan
- EFLAL: meyveleri yerde, kökleri gökyüzündeki bir cennet meyvesi
- EFLATUN: Açık mor, leylak rengi ile erguvan arası / Bilgin, bilgili, herşeyi bilerek doğan çocuk
- EFRAHİM : Hz Yusuf’un oğlu
- EFRAN: Sevinçli, mesut
- EFSANE: Kulaktan kulağa yayılan öykü
- EFTAL: En değerli en yüksek
- EGEHAN: Engin denizlerin hükümdarı
- Egemen: Sözünü geçiren
- Eğilmez: Boyun bükmeyen
- Eğmen: Talihli, uğurlu, kısmetli
- Ejder: Bir masal yaratığı, korkulan, güçlü
- Ekber: Kebir kelimesinden, en büyük
- Eke: Usta, bilgili, deneyli, yetişkin, açıkgöz, zeki
- Ekemen: Açıkgöz kimse, zeki kimse, bilgili, görgülü, deneyli kimse, eke
- Eken: Tarım ile uğraşan
- Ekener: Toprağa tohum serpen kimse
- Ekiner: Tarımla uğraşan kimse
- Ekmel: En olgun olan
- Ekrem: Pek cömert, iyiliksever
- Elbek: İl beyi, ellerin beyi
- Elber: İyiliği ve ihsanı bol olan demek
- Elbir: Uzlaştırıcı, arabulucu, bir işi birlikte yapan
- Elbruz: Boyu uzun yakışıklı
- Elfida: Feda etme, gözden çıkarma
- Elgün: Kamu, herkes
- Elit: Seçkin, üstün
- Elyesa: Kur’an-ı Kerim’de adı geçen bir peygamber
- Eman: Güvence
- Embiya: Peygamberler, Evliya
- EMİN: Güvenilir, kararlı
- EMİR: Buyruk
- EMİR EFE: Emir, Müslüman Ortadoğu ülkelerinde bey, askeri komutan, vali ya da yüksek rütbeli subay
- EMİR KAAN: Peygamberin soyundan gelen, kükreyen
- EMİR TAHA: Hz. Ömer’e Müslüman olmadan önce okunan ilk sure
- EMİRAY: Emir ve ay isimlerinden oluşmuş
- EMİRBEY: Yöneten saygın kişi
- EMİRCAN: Peygamberin soyundan gelen
- EMİRHAN: Emir veren
- EMİRKAN: Bir kavmin, bir şehrin başı
- EMRAH: Saz çalan oynayan
- EMRAN: Kürkler, hayvan derileri.
- EMRE: Aşık, halk ozanı, arkadaş
- EMRULLAH: Tanrı buyruğu
- ENBİYA: Peygamberler
- ENÇ: Güvenilir kimse, erinçli kişi
- ENDAM: Gül boylu, ince uzun, güzel endamlı
- ENER: En yiğit, en er kişi
- ENES: Peygamber efendimizin komutanı, insan
- ENEZ: Secereli arap atı
- ENFAL: Ganimet
- ENGİNALP: Engin yiğit
- ENGİNER : Engin yiğit, engin er, engin kimse
- ENGİNSOY: Geniş soy
- ENGİNTÜRK: Her yanı sarmış olan Türk – Derin bilgiye sahip Türk
- ENGİZ: Ağaç filizi
- ENGÜR: Hepsinden gür olan
- ENİS: Arkadaş, dost
- ENİS / Enes: Sevimli, dost canayakın
- ENSAR: Koruyup gözeten, yardımcı olan
- ENSARİ: Ensar kişilerden biri
- ENVER: En ışıklı, en parlaki
- ER: Erkek, yiğit, kahraman, yürekli, yetenekli, rütbesiz asker
- ERACAR: Güçlü er gürbüz kimse
- ERAKALIN: Alnı açık yiğit, ak alınlı kimse
- ERAKINCI : Akıncı yiğit, akıncı asker
- ERALKAN: Al kanlı yiğit
- ERALP: Yiğit erkek, yiğit kimse, yiğitler yiğidi
- ERALTAY: Altay dağlarından gelmiş yiğit
- ERAN: Yiğit diye anılacak kişi; anmakta geç kalma
- ERANDAÇ: Başkasından anı kalmış yiğit
- ERANIL: Yiğit olarak anılasın
- ERASLAN: Aslan gibi korkusuz ve güçlü olan kişi
- ERAY: Yiğit kişi
- ERAYDIN: Aydın yiğit aydınlık yiğit
- ERBAŞAT: Egemen olan yiğit
- ERBATUR: Yiğitler yiğidi, er yiğit, bahadır
- ERBAY: Saygın, yiğit
- ERBERK: Cesur ve şimşek gibi hızlı
- ERBEY: Yiğit bey
- ERBİL: Yiğitliği ile bilinen
- ERBİLEK: Yiğit bilekli, bükülmez bilekli
- ERBİLEN: Bilgili, yiğit, bilen er
- ERBİLİR: Bilen kimse, bilgili ve yiğit
- ERBUĞ: Yiğitler başı, komutan
- ERBUĞA: Boğa gibi yiğit kimse, yiğit boğa
- ERCAN: Yiğit, korkusuz
- ERCE: Yiğitçe, yiğide benzer bir biçimde
- ERCENK: Savaşçı erkek
- ERCÜMENT: Saygın, onurlu
- ERÇELİK: Çelik gibi yiğit, çelik er
- ERÇETİN: Sağlam yiğit çetin er, güç er, zorlu er
- ERÇEVİK: Canlı, hareketli yiğit
- ERDAĞ: Dağ gibi er, dağ gibi yiğit
- ERDAL: Yeni dal, taze dal
- ERDEMALP: Erdemli yiğit
- ERDEMER: Erdemli yiğit
- ERDEMİR: Demir kadar güçlü
- ERDENER: El değmemiş yiğit
- ERDENİZ: Denizci yiğit kişi
- ERDİ: Ulaştı, yetişti, olgunlaştı, büyüdü, başakları olgunlaşmış ekin
- ERDİK: Ulaştık, yetiştik, kavuştuk, eriştik
- ERDİL: Gönül eri
- ERDİLEK: Erken dilenen şey
- ERDİM: Tanrı yolunda ermiş durumuna geldim eriştim olgunlaştım anlamında
- ERDİN: Ereğine ulaştın; Tanrı yolunda ermiş duruma geldin
- ERDİNÇ: sağlam, güçlü esen
- ERDOĞ: Erken doğ, yiğit doğ
- ERDOĞAN: Yiğit doğan kişi
- ERDOĞDU: Yiğit olarak doğdu, erken doğdu
- ERDÖL: Erkek çocuk
- ERDÖLEK: Ağırbaşlı, yiğit, uslu yiğit
- ERDUR: Yiğit kal
- ERDURAN: Duran, yaşayan yiğit
- ERDURU: Katışıksız er, duru er
- EREK: Ulaşılmak istenen, ardından koşulan şey, amaç, erişilmek İstenen sonuç
- EREKEN: Vaktinden önce eken, erken eken
- EREL: Yiğit el
- ERENALP : Ermiş yiğit
- ERENCAN: Ermiş kimse, ermiş can
- ERENEL: Ermiş el, yiğit el
- ERENER: Ermiş yiğit
- ERENGÜÇ: Ermiş ve güçlü kimse
- ERENÖZ: Özü ermiş kimse
- ERENSOY: Ermiş soy, yiğit soy
- ERENSÜ: Ermiş asker, yiğit subay
- ERENTÜRK: Her şeyi bilen Türk
- ERENULUĞ: Ermiş ve ulu kimse
- ERER: Yiğit er, yiğit erkek
- EREZ: Buğday ve arpa tarlalarında yetişen deliceotu da denilen bir bitki
- ERGENEKON: Dağın zirvesi
- ERGENER : Henüz evlenmemiş evlenecek çağa girmiş yiğit
- ERGİCAN: İstenilen iyi ve güzel şeye erişmiş kimse, erişilmş can Kendisine kavuşulmuş can
- ERGİL: Er ile ilgili
- ERGİNALP: Yetişkin yiğit
- ERGİNBAY: Erişmiş, yetişmiş, olgunlaşmış ve zengin
- ERGİNCAN: Olgunlaşmış kimse
- ERGİNER: Yetişmiş, olgunlaşmış er
- ERGİNSOY: Ergin bir hale gelmiş soy
- ERGİSOY: İstediğine ulaşmış soydan olan kimse
- ERGÖKMEN: Gök yüzlü ve sarışın erkek
- ERGÖR: Erken gör
- ERGUN: Hızlı , atak
- ERGUN / ERGÜN: Sert başlı oynak hızlı at / Sulu serpken kar
- ERGÜÇ: Güçlü er, erkek ve güçlü
- ERGÜDER : Başka erleri güdecek denli yiğit
- ERGÜLEÇ: Güler yüzlü kimse, güleç yiğit
- ERGÜN: Yumuşak huylu
- ERGÜNEŞ: Erken doğan güneş
- ERGÜVENÇ: Güvenç olan kimse, güvenilir er
- ERHAN: Yiğit hükümdar
- ERHUN: Hun yiğiti
- ERIŞIK: Yiğit ışık
- ERİKER: Ermiş ve yiğit, yetişkin yiğit
- ERİM: Sevgi, müjdeli haber, menzil
- ERİMER: Sevilen kimse, muştu olan er
- ERİNÇER: Mutluluk içinde yaşayan kimse, dirlik düzenlik içinde yaşayan erkek
- ERİS: Uyanık, zeki
- ERİŞEN: Olgunlaşan, erginleşen, ulaşan, yetişen
- ERİŞKEN: Erişkin
- ERİZGİ: Akıllı kimse zeki erkek
- ERK: Yaptırma gücü, güç sözü geçerlilik
- ERKAL: Yiğit kal
- ERKAM: Rakam, sayı
- ERKAN: Erkek kanlı
- ERKAYA: Kaya gibi güçlü
- ERKE: İşe çevrilebilen güç
- ERKEL: Güçle ilgili, güçsel
- ERKER: Güçlü erkek, güç sahibi kimse
- ERKINAY: Çalışkan kimse
- ERKIŞ: Erken gelen kış
- ERKİN: Tekbaşına iş gören, serbest
- ERKİNER: İstediği gibi davranabilen erkek, özgür kimse, özgür yiğit
- ERKMEN : Güçlü kimse, güçlü erkek, sözü geçen kimse
- ERKOÇ: Yiğit koç, koç gibi erkek
- ERKOÇAK : Eliaçık erkek, cömert kimse, yiğit er, koçak er
- ERKOL: Güçlü ol, güç sahibi ol, yiğit ol
- ERKSAL: Güç Sal, güç gönder
- ERKSAN: Güç sahibi ün, güçlü ad
- ERKSOY: Güçlü soy
- ERKSUN: Güç ver güç sun
- ERKTİN: Güçlü ruh
- ERKUL: Yiğit kul, yiğit kimse
- ERKUNT: Sağlam er, dayanıklı er
- ERKURT: Yiğit kurt
- ERKUT: Uğur getiren yiğit, uğurlu yiğit
- ERKUTAY: Yiğit, uğurlu ve ay gibi kimse
- ERKUTLU: Uğurlu yiğit, kutlu yiğit
- ERLAÇİN: Sarp er, yalçın kaya gibi erkek, şahin gibi erkek
- ERMAN: Erdemli yiğit
- ERMİŞ: İstediğine kavuşmuş , dini inançlara göre kendisinde olağanüstü manevi güç bulunan kişi, evliya
- ERMUTLU: Mutluluk içinde yaşayan er
- EROĞAN: Yiğit barış tanrısı, güçlü er
- EROĞLU: Yiğit kişinin oğlu
- EROĞUL: Yiğit oğul
- EROĞUZ: İyi ve doğru erkek, iyi erkek arkadaş, tosun gibi erkek
- EROL: Erkek ol sözünde dur anlamında
- EROLAN: Yiğit olan, erkek olan, er olan
- ERONAT: Güvenilir kimse
- EROZAN: Yiğit ve şair kimse, yiğit şair
- ERÖZ: Özü yiğit, yiğit özlü, yiğit kimse
- ERSAL: Erkenden gönder, erken salıver
- ERSAN: Yiğit ünlü, er sanlı
- ERSAY: Yiğit olarak saygı göster
- ERSAYIN: Saygıdeğer yiğit, saygı gösterilmesi gereken kimse
- ERSEL: Yiğit sel
- ERSEN: Kolay, zor olmayan
- ERSEV: Erkek ol ve sev, erken sev
- ERSEVEN: Erken seven kimse, yiğit kimse
- ERSEVİN: Erkenden, vaktinden önce sevinç duy, vaktinden önce sevin
- ERSEZEN : Vaktinden önce sezen kimse
- ERSEZER: Erken sezer, vaktinden önce sezer
- ERSON: son yiğit, son erkek anlamında, ailenin sonuncu erkek çocuğuna verilen ad
- ERSOY: Erkek soy, yiğit soy
- ERSÖZ: Yiğit sözü
- ERSUN: Erken sun, vaktinden önce sun
- ERSUNGUR: Yiğit ve doğan gibi yırtıcı
- ERSÜ: Yiğit asker, yiğit subay
- ERŞAN: Yiğit, ünlü, yiğit şanlı
- ERŞAT: Doğru yolu bulan
- ERŞEN: Şen, yiğit, şen erkek
- ERTAÇ: Erkekliği taç gibi taşıyan
- ERTAN: Tan gibi ateş renkli er
- ERTAŞ: Yiğit ve taş gibi sağlam kimse
- ERTAY: Yiğit tay
- ERTAYLAN: Yiğit ve uzun boylu kimse
- ERTE: Sonraki, gün; şafak sökme zamanı; herhangi bir işteki ilk başarı
- ERTEK: Yiğit, ve tek er
- ERTEKİN: Yiğit ve tek, yiğit prens
- ERTEM: Erdem, fazilet
- ERTEN: Sabah, gündoğumu anı
- ERTÖZ: Yiğit ve cevherli kimse
- ERTUGAY : Yiğitler topluluğu anlamında
- ERTUĞ: Sorguçlu yiğit, tuğlu yiğit
- ERTUĞRUL: Temiz yürekli doğru yiğit
- ERTUNA: Yiğit, Tuna ırmağı
- ERTUNCA : Yiğit, Tunca ırmağı
- ERTUNCAY: Yiğit ve tunçtan yapılmış ay
- ERTUNÇ: Tunçtan yapılmış, sağlam, yiğit erkek
- ERTUNGA : Yiğit, hükmeden
- ERTÜN: Akşamın ilk saatleri, gecenin başlangıç saatleri
- ERTÜRK: Yiğit Türk, erkek Türk
- ERTÜZ: Yiğit ve adaletli
- ERTÜZÜN : Düzgün er, yiğit ve düzgün kimse
- ERÜLGEN: Ulu yiğit, yüce yiğit, metin yiğit
- ERÜN: Yiğit diye tanınan, ünlü yiğit
- ERÜNAL: Yiğit olarak tanın, yiğit olarak ün al
- ERÜSTÜN: Üstün yiğit
- ERVAN: Yiğit, cesur
- ERYALÇIN: Çıplak, yalçın kaya gibi yiğit kimse
- ERYAMAN: Her bakımdan alışılmışın üstünde olan yiğit
- ERYAVUZ : Çok sert yiğit, yavuz erkek
- ERYETİŞ: Çabuk gel
- ERYILMAZ: Hiçbir şeyden korkusu olmayan yiğit, gözü korkusuz yiğit
- ERYİĞİT: Yiğit erkek
- ERZAN: Uygun, münasip, layık
- ESAD: Çok uğurlu ve mutlu
- ESAT: Çok uğurlu ve mutlu
- ESENALP : Sağlıklı yiğit
- ESENDEMİR: Sağlıklı ve demir gibi
- ESENER: Sağlıklı yiğit
- ESENTÜRK: Sağlıklı Türk
- ESERALP: Yiğitliği dilden dile rüzgar gibi dolanan
- ESERBEY : Çok yakışıklı ve beyefendi kişi
- ESİNER: Sabah yeli gibi tatlı ve yiğit kimse, esin veren kimse
- ESKİN: Yel, sert esen yel
- ESKİNALP: Sert esen yel gibi yiğit
- EŞREF: Şerefli, şeref sahibi, uğurlu
- ETEM: Eksiksiz, tam
- ETHEM: Kara, yağız at
- ETİKA: Günah işlemeyen
- ETİZ: Yüce, yüksek, değerli
- ETKA: Takvayla yaşayan,Allah korkusu ile günahtan çok fazla çekinen
- ETKİN: Etkileyici, yaptırıcı
- EVGİN: Gecikmemesi gereken.
- EVLİYA: Ermişler, koruyup gözetenler, Allah’a yakın olanlar
- EVRE: Bir olayda birbiri ardınca gelen değişik durumların Her biri, alınan yol aşama
- EVREN: Kainat
- EVRENSEL: Dünya ölçüsünde olan
- EVSAD: Ahlak, huy
- EYMEN: Daha uğurlu, çok talihli, hayırlı, kutlu
- EYMÜR: Varlıklı, iyi durumda olan oğuzlarda boy adı
- EYÜP: Sabırın simgesi olmuş bir peygamber
- EZDİ: Ezmek eylemini yaptı, ezip geçti, yendi
- EZGÜTEKİN: İyi şehzade
GO TO COMMENTS (0)