El elin eşeğini türkü çağırarak arar atasözü anlamı ve hikâyesi

El elin eşeğini türkü çağırarak arar

El elin eşeğini türkü çağırarak arar atasözünün anlamı

İçeriğimizde ve El elin eşeğini türkü çağırarak arar Atasözü Anlamı Hikâyesi Türk atasöz hakkında bilgi bulabilirsiniz.

El elin eşeğini türkü çağırarak arar atasözü, derdi sadece çeken bilir, başkası dertlerimizi umursuyor gibi görünse de o kendi eğlenceli hayatına devam edecektir. 

Eğer bir şeye ihtiyacımız varsa canımızı dişimize takarak peşinden koşarız. Başkasından yardım istediğimizde ise o kişi bize yardım etse dahi bunu çok istekli yapmayabilir. Zevki sefaya devam ederek hayatını sürdürür. 

Ateş düştüğü yeri yakar, o acıyı çekenden başkasının aynı acıyı anlamasını beklemek doğru olmaz. Çok yakın akraba ve dostlarımız olsa dahi başkalarının sıkıntılarını kendine dert etmezler, gündüz bize yardım edip akşamına eğlenceli hayatlarına geri dönebilirler. 

Tabii, birbirlerinin dertlerini kendi sıkıntısı gibi gören kişiler de vardır. Onlar bile bir yere kadar dert edinirler, bir müddet sonra normal hayatlarına geri dönerler. Birilerinden yardım isterken el elin eşeğini türkü çığırarak arar sözünü aklınızın bir köşesinde tutun. En yakınınız bile olsa çok büyük beklenti içerisine girmeyin. 

Al elin eşeğini türkü çağırarak arar TDK’de ne demek?

İnsanın kendi sıkıntı ve sorunlarına başkaları gereken önemi vermez, gerektiği kadar ilgilenmez anlamında kullanılan bir söz.

El elin eşeğini türkü çağırarak arar atasözünün hikâyesi 

Çok eski zamanlarda, Nasrettin hoca, tarlarda işlerini yaparken birçok kişinin yanına geldiğini fark etmiş: hayırdır, önemli bir durum mu var? demiş. Grubun içinde bir adam, sorma hocam, bizim ağanın eşeğini hiçbir yerde bulamıyoruz. Onlarca kişi toplandık ama nafile, bulamadık. Senin buralarda oldukça geniş, sen de bir bakar mısın? Demişler. Hoca da hay hay diyerek kabul etmiş. 

Hoca kabul edince toplanan ahali de biz de başka yerlerde arayalım diyerek oradan uzaklaşmışlar. Bir süre sonra ahali eli boş geri gelmiş. Nasrettin Hoca eşeği aramasına arıyor ama dilinde de bir türkü… Köylüler şaşkın bir vaziyette hocam diye yüksek sesle seslenmişler. Hoca da sesten biraz irkilip şöyle bir etrafına bakmış. Seslenen adam: hayırdır hocam ne yapıyorsun sen? demiş. Hoca da yapıştırmış cevabı: El elin eşeğini türkü çığırarak arar.

Çok da samimi olmadığımız kişiler için bir iyilik yapacak olsak da çok büyük fedakarlık beklememek lazım. Ayıp olmasın diye iş yapar gibi davranırlar ama aslında akılları başka yerdedir.