Jilet Sözler
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Jilet Sözler Hareketli geçen çocukluktan sonra gelen ergenlik dönemi her gencin en zor ve dağdağalı bir şekilde geçirdiği dönemdir. Bu dönemdeki duygu değişimleri en üst safhada yaşanmakta ve buna bağlı olarak eylemler de abartılı olmaktadır. Bu abartılı dönemi zararsız bir şekilde atlatmak oldukça önemlidir. Gençler bu dönemde bileklerine jilet vurarak bazı olaylara tepki gösterdiklerini sansalar da sonradan en çok pişman olunan konulardan olmaktadır. Bu dönemi zor atlatan gençler güzel sözler aracılığı ile hayatlarını renklendirmektedir. Sosyal medya hesaplarından bu sözler ile birbirlerine mesajlar verir ve kendilerini kanıtlamaya çalışırlar.
Bu dönemdeki gençler delikanlılık üzerinde bir hayli durmaktadır. Jilet sözler söyleyerek hayatlarındaki felsefeden asla sapmayacaklarını belirtmektedirler. Bu sözler ağır, anlamlı ve mesaj içerikli olmaktadır. Sevgiliye söylendiği gibi dostluğu koruma ve satmama konusunda da oldukça kullanılmaktadırlar. Delikanlılığa ters bir şekilde hareket eden bir durum görüldüğü zaman bu duruma karşı jiletli sözlerden yararlanılır ve karşı tarafa hakaret olabilecek kadar sert bir hal almaktadır. Bu sözler insana yaptığı şeyi hatırlatır ve yanlış yapılmışsa bundan dönülmesi yolunda sert bir şekilde uyarılmış olur.
Jilet Sözler
- Manşet: Senin dünyaya bakan camların kirli ise, benim çiçeklerim sana çamurlu görünür!
- Esrar gibisin sevgili varlığın kafa yapıyor, yokluğun krize sokuyor.
- O değil de şimdi nüfus sayımı yapılsa, seni de adamdan sayacaklar ya, ona yanıyorum.
- Biz alemde şekil yaparız alem dinler bizi, biz alemi dinleriz alem gösterir şeklimizi.
- Bazı yapılanları ne yuttum ne de unuttum. Doğru zaman diye bir şey var onu bekliyorum.
- Ellerimiz şimdi boş, soğuk ve yalnız, haydi eskisi gibi tut ellerimi bitmesin bu sevgi.
- İdam sehpasında bir mahkûm yaşamayı ne kadar çok istiyorsa. Ben de seni o kadar çok seviyorum.
- Adını her andığımda, bir çift gözyaşı dökülür, işte sana olan aşkımın en saf hali onlar.
- Can bedende nasıl çıkmazsa Azrail gelene kadar, bende senden gitmem ölüm beni bulana kadar.
Hak edenin hak ettiğini bu dünya da vereceksin ki, seni diğer tarafta meşgul etmesin!
Sevgim gökkuşağı gibi rengârenktir gülüm, yanlış yaparsan bana siyahlarım çıkar meydana gülüm.
Beni senden başkası ilgilendirmez güzelim senide benden başkası ilgilendirmez bebeğim.
Kolumuzu ısırarak saatler yapardık küçükken, sanki zamanın canımızı acıtacağını anlarmış gibi!
Biz geceleri sokaklarda sevgimiz için ağlarız ve yine biz sabahları sevgimiz için savaşırız.
Hayatım seninle zindan olacaksa o zindanın içinde seni hayal edip yaşamasını da öğrenirim sevgilim.
Bir gün karşıma çıkarsan sus! Sakın konuşma! Sadece gözlerime bak ve anla sensizliğimi.
Sana bir bakacağım kalbini içten yakacağım sen ne dersen de sosyete kızı seni koluma takacağım.
Öyle yağma yok! Herkesi yarına götüremeyiz. Kimileri dünde kalmalı. Hak ettikleri yerde!
Gülüşler yalan artık sevdalar duman altı sigaramın ucunda yakacağım bu aşkı çak kibriti gör dumanı.
Sigara içiyorsam sebebi var alkol alıyorsam nedeni var, bana ne dersen de bitmez bu sevgi.
Beni ağlatarak gideceksen cennete, akan gözyaşlarımdır sana beddua olmaz yerin cennet bunu unutma.
Her gece sonumdur, gözlerin gözlerimden gitmediği sürece bende seninleyim vefasız sevgili.
Kızların gözü hep yükseklerde paralı züppe erkeklerde, bizimse onlardan tek farkımız delikanlıyız işte!
Artık ne sıradaki parça sen ol, ne de bana gel. Bence sen biraz dürüst ol ve önce kendine gel.
Ölüm, ölüm dediğin nedir ki gülüm? Ben senin için yaşamayı göze almışım kaç ölüm adını değiştirir usta?
Bir sırrı tutar gibi tutmak istedim ellerini ve bir sırrı ağzımdan kaçırır gibi söyledim seni sevdiğimi.
Ben sana olan askımı dağlara kalemle yazdım varsa seni benden daha çok seven güneşe ismini buzla yazsın.
Acıyı seninle çektim derdi seninle sevdim bir gözlerinde yaşamak istedim sadece kalbinde adım olsun istedim.
Ne kolumda kelepçe, ne yanımda gardiyan, ne gönlümde zulüm, ne ensemde ölüm gün yalnızca sen olacaksın gülüm.
Kimi güzelim der sevdiğine, kimi özelim. Ama sevgi ne güzellik ister, ne de özellik. Sevgi, sadece yürek ister.
Sıkı sıkı tembihlerler. ‘Unut onu, akılına bile getirme, çıkar kafandan, hafızandan sil.’ Sanki seven beynimizmiş gibi.
Ben istersem severim istersem giderim, sen istersen benimle gelirsin istersen beni örnek alıp beni seversin!
Bırakacağın eli hiç tutma, tutacağın eli ise hiç bırakma. Sahte sevgilere gül olmaktansa, gerçek sevgilere diken ol.
Bir cam karıdığında, ufalanan parçalar saatte üç bin millik bir hızla etrafa saçılır. Peki ya bir kalp kırılırsa?
Varlığın bana yetmiyorken, yokluğunla avunmak zorundayım! Ya al götür kalanımı. Ya da gel, tamamla eksik kalan yanımı.
Karakterim ve tavrımı birbirine karıştırmayınız. Karakterim kim olduğuma ilgilidir. Tavrım ‘sizin’ kim olduğunuzla!
Nerede hata yaptık biliyor musunuz? Yönetmeni olduğumuz hayallerimize, figüran olmayacak insanları başrol yaptığımızda!
Ey aşk, en zamansız anımda yakaladın beni, al artık bu canı verme geri, sevdiğim kız bıraktı beni artık bu alem taşımaz beni.
Sarhoşum bu gece kafam dumanlı bana verdikleri hayat yalandı nefret ettim gıpta ettim kendim olmak istedim beceremedim!
Aşk sevmesini bilen için vardır ve karşılıksızdır. ‘Ne kadar seversen o kadar severim’ gibi düşünmek aşk değil, tüccarlıktır!
Yüreğim, toparlan gidiyoruz. Kalakalmak yakışmadı bize. Bir adım atalım hadi. Yâr deyip susalım, Yar’dandır deyip razı olalım.
Aşk bir hastalıksa ben seninle ölüme razıyım güzelim bana öyle bir hastalık ver ki sen varken kimse bulamasın hastalığıma deva.
Yalancı olursan, insanların tümünü mutlu edebilirsin. Adaletli olursan yalnızca yarısını… Ve dürüst olursan, hiç kimseyi mutlu edemezsin.
Seviyorum diyen diller yalanmış unuturum diyerek unutulmuyormuş o güzel isminin yerine ihanet ve Allahsız yazıyor gülüm Allahsız.
Kaldırımları üzerimize yorgan gibi çektik. Bize bir adım gelene biz on adım gittik. Oksijenimiz sigara mineralimiz yavan ekmek. Kolay mı bu dünyada serseri damgası yemek… Kolay mı be güzelim sevilmeden sevmek.
Sen güzel bir kızsın liseli, ben ise acıma duygusu olmayan bir serseri, senin elinde eskisi gibi kalem kâğıt, benim vücudumda jilet izleri.
Ağlamaktan gözlerimden kan damlıyor be gülüm seni sevmenin bedeli bu muydu kolumda 40jilet yarasıda senden bana bir hatıramı mı kalacaktı mezarda sana kavuşacağımı bilsem şimdi şah damarımı keserim.
35671