Haşr Sûresi Kaçıncı Cüz Ve Kaçıncı Sayfada?

Kuran-ı Kerim’de yer alan Haşr Sûresi kaçıncı cüz ve kaçıncı sayfada yer almaktadır ve Haşr suresinin anlamı, konuları ve faziletleri nelerdir hakkındaki bilgileri sizler için derledik.

İçeriğimizde ve Haşr Sûresi Kaçıncı Cüz Kaçıncı Sayfa Kur’an Sûre Lokasyonu İslam hakkında bilgi bulabilirsiniz.

Kuran-ı Kerim’de Haşr suresi 28.cüzde 544 ve 547 sayfaları arasında bulunan bir suredir. Kuran-ı Kerim’in 59. Sırasında yer alan sure Medine’de nazil olmuştur. 

Haşr Suresi Medine döneminde nazil olmuş bir sure olarak konusu Medine’de Hazreti Peygamber ile anlaşma yapan fakat yaptıkları anlaşmaya uymayan ve Mekkeli müşrikler ile ittifak yapan Nadîroğulları’nın Medine’den sürülmesi ve Yahudiler ile anlaşma yapan münafıkların konuları yer almaktadır. 

Kuran-ı Kerim’deki sıralamada 59. Sûre olan Haşr Sûresi nazil olma sırasına göre ise 101. Sûre olarak bilinmektedir. Beyine sûresinden sonra ve Nur süresinden önce nazil olmuştur. 

Haşr suresi içerisine geçen konular ve münafıkların yapmış olduğu zulüm ve entrikaların karşılığının göreceği konusu ile oldukça önemli bir suredir. Haşr toplanma anlamına gelen bir kelime olarak haşrolunmak tabiri de buradan kaynaklanmaktadır. 

Haşr Suresinin Konusu Nedir? 

Haşr Suresi ilk âyetinde ve son üç âyetinde belirtilen durumlar ve özellikler ile Allah’ın bütün noksan sıfatlardan münezzeh olduğu ve Tevhid inancı vurgulanmaktadır. Allah’ın Tevhid inancının önemi ve Allah’ın sevgisinin insanların kalplerine yerleşmesi gereği bu sure ile bildirilmektedir. 

Haşr Suresi de mümin ve Müslümanların özellikleri ve onlarda olması gerekenler belirtilirken aynı zamanda Müslüman gibi görünen fakat kalplerinde Allah sevgisinin ve inancının olmadığı münafıklar ile ilgilide özellikler belirtilmektedir. 

Münafıklara karşı dikkatli olunması gerektiğinden gerçek bir Müslümanın yaptığı amellerin muhasebesini yapması gerektiği gibi konular yer almaktadır. 

Haşr Suresinin Son 3 Ayeti Huvallâhullezî – Faziletleri

Haşr Suresi faziletleri ve faydaları bakımından önemli bir sure olmasının yanında özellikle son üç Ayeti bakımından Tevhid inancının yerleşmesi ve imanın kuvvetlenmesi için oldukça önemli bir özelliktedir. 

Haşr suresinin son üç ayeti önemli gün ve gecelerde okunması tavsiye edilirken aynı zamanda faziletleri ve faydaları için de okunması tavsiye edilen ayetler arasında yer almaktadır. 

Haşr suresinin faziletleri arasında bazı alimler ismi azam hakkında bu ayetler arasında olduğu konusunda uyarılarda bulunmuşlar ve özellikle duanın kabul edilmesi istenen zamanlarda bu ayetleri de beraberinde okumayı tavsiye etmişlerdir. 

Allahu Tealanın isimlerinden olan ismi azam en büyük ismi anlamına gelmekte ve ismi azam ile yapılan duaların Allah’u Teala tarafında geri çevrilmeyeceği bildirilmektedir. Haşr Sûresi dualar için önemli bir sure olmasının yanında faziletleri bakımından da münafıklardan ayrılmaya vesile olan bir suredir. Haşr Sûresi ile ilgili hadislerde bu sûrenin tüm özellikleri bildirilmektedir. 

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Haşr Suresinin son üç ayeti hakkında birçok hadisi şerif buyurmuştur. Bunlardan bazıları şöyledir;

Her kim sabahladığında üç defa: Eûzü billâhis semiy ‘ıl aliymi mineş şeytânir raciym. Der de Sure-i Haşr’in son üç ayetini okursa, yetmiş bin melek akşama kadar Allahu Teala’dan o kimsenin affını isterler. Akşam olmadan ölürse, şehit olarak ölür. Akşam okursa fazilet ve ecri yine aynıdır.

Başka bir rivayette: Allahu Teala o kimsenin cennete girmesini vacip kılar. Cenab-ı Hakk, Haşr Suresinin sonunu okuyan kimsenin geçmiş ve gelecek günahlarını affeder.

Ebu Hüreyre (r.a.) rivayet edildiğine göre:

Sevgilim Resulü Ekrem (S.A.V)’e İsm-i Azam’ı sordum.

Şöyle buyurdu. Sure-i Haşr’in sonuna devam et, onu çokça oku.

Ben yine sordum. Bana aynı tavsiyeyi yaptı, yine sordum. Aynı tavsiyeyi yaptı.

Diğer hadis-i şerifte şöyle buyuruluyor:

Sure-i Haşr’in son ayetlerini okuyan için cennet, cehennem, Arş-ı A’lâ, kürsî, hicaplar, semalar, yedi kat yerler, zehirli hayvanlar, kuşlar, ağaçlar, güneş, ay, melekler ve diğer mahlukat istiğfar eder; Cenab-ı Hakk’dan affolunması için niyaz ederler; o günün gündüzünde veya gecesinde ölürse, şehit olarak ölür.

Haşr Suresi’nin tamamı veya sadece son üç, dört ve altı ayeti ile ilgili hadis-i şerifler bulunmaktadır:

Kim sabah kalkarken üç defa

‘Eûzü billâhi’s-Semî’ıl-Alîmi mine’ş-Şeytânirracîm = Allah’ın rahmetinden kovulmuş olan şeytandan, işiten ve bilen Allah’a sığınırım’ der ve Haşir Sûresi’nin sonundan üç âyet okursa, Allah o kimseye akşama kadar duâ ve istiğfar etmek üzere yetmiş bin melek vazifelendirir. O günde ölürse şehid olarak ölür. Kim geceye girerken okursa o da aynı dereceye ulaşır.

(Tirmizî, Fedâilü`l-Kur`ân 22, Mevakıt 65; Müsned, 5/26)

Rivayetlerin çoğunda son üç ayetten bahsedilmekle beraber, surenin son dört ayeti kasdedilerek Lev enzelnâ`dan aşağısı diyen rivayetler olduğu gibi, sadece Haşr Sûresi’nin sonu şeklinde ayet sayısı bildirilmeyen rivayetler de vardır. ( Kurtubî, ilgili ayetlerin tefsiri)

 Diğer taraftan, Ism-i A`zam, Haşr Sûresinin son altı ayetindedir. Rivayeti de vardır. (Suyuti, ed-Dürrü l-Mensûr, 8/121; Alûsî, ilgili ayetlerin tefsiri)

Haşr Suresinin Son 3 Ayeti – Huvallâhullezî – Anlamı

Haşr Suresi 22. Ayet 

هُوَ اللَّهُ الَّذِي لَا إِلَهَ إِلَّا هُوَ عَالِمُ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ هُوَ الرَّحْمَنُ الرَّحِيمُ 

Huvallâhullezî lâ ilâhe illâ huve, âlimul gaybi veş şehâdeti, huver rahmânur rahîm(rahîmu).

O, kendisinden başka hiçbir ilâh olmayan Allah’tır. Gaybı da, görünen âlemi de bilendir. O, Rahmân’dır, Rahîm’dir.

Haşr Suresi 23. Ayet

هُوَ اللَّهُ الَّذِي لَا إِلَهَ إِلَّا هُوَ الْمَلِكُ الْقُدُّوسُ السَّلَامُ الْمُؤْمِنُ الْمُهَيْمِنُ الْعَزِيزُ الْجَبَّارُ الْمُتَكَبِّرُ سُبْحَانَ اللَّهِ عَمَّا يُشْرِكُونَ 

Huvallâhullezî lâ ilâhe illâ huve, el melikul kuddûsus selâmul mu’minul muheyminul azîzul cebbârul mutekebbir(mutekebbiru), subhânallâhi ammâ yuşrikûn(yuşrikûne).

O, kendisinden başka hiçbir ilâh bulunmayan Allah’tır. O, mülkün gerçek sahibi, kutsal (her türlü eksiklikten uzak), barış ve esenliğin kaynağı, güvenlik veren, gözetip koruyan, mutlak güç sahibi, düzeltip ıslah eden ve dilediğini yaptıran ve büyüklükte eşsiz olan Allah’tır. Allah, onların ortak koştuklarından uzaktır.

Haşr Suresi 24. Ayet

هُوَ اللَّهُ الْخَالِقُ الْبَارِئُ الْمُصَوِّرُ لَهُ الْأَسْمَاء الْحُسْنَى يُسَبِّحُ لَهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَهُوَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ 

Huvallâhul hâlikul bâriul musavviru lehul esmâul husnâ, yusebbihu lehu mâ fîs semâvâti vel ard(ardı) ve huvel azîzul hakîm(hakîmu).

O, yaratan, yoktan var eden, şekil veren Allah’tır. Güzel isimler O’nundur. Göklerdeki ve yerdeki her şey O’nu tesbih eder. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Haşr Suresi Medine döneminde inmiştir. 24 âyettir. Sûre, adını ikinci ayette geçen el-Haşr kelimesinden almıştır. Haşr, toplamak demektir