Ağlatacak Sözler

Ağlatacak Sözler Yaşam düz bir çizgi değildir. Kendi içinde devinimleri vardır. Hiçbir şey kusursuz ve mükemmel değildir. Hal böyle olunca da insana dair muhtelif türden duygular bulunmaktadır. İş de o duygulardan bir tanesi de ağlamak kavramıdır. İnsan her ne kadar doğada en güçlü varlık gibi görünse de öylesine kaliteli ağlatacak sözler vardır ki en ağlamam diyen insan bile ağlamaktadır. En katı görünümlü insan bile bu güzel sözler karşısında tepkisiz kalamamaktadır.

İçeriğimizde ve Duygusal Sözler Hüzünlü Sözler Ayrılık Sözleri Yürek Yakan Sözler Aş hakkında bilgi bulabilirsiniz.

Özellikle yaş ilerledikçe insanlar biriktirdikleri o duygular, kayıplar, yaşanmışlıklar ile öylesine bir söz duyunca tuz buz olabiliyor. Günümüzde, kimselerin birbirini dinlemeye anlamaya vakti olmadığı bir dünya düzeninde; bir ağlatacak durum, tek bir an, tek bir söz insanı ağlatmaya yetiyor. Elbette insanlar mutlu olmalı, güzel yaşamalı, ağlamamalı ama bu da insan için olan bir gerçek. O yüzden insanlar ağlatacak sözler duyduğunda bundan kaçınmamalı ve rahat rahat ağlamalı. Ağlamaktan asla utanmamalı. Çünkü ağlamak da son derece insani olan bir durum. Üstelik çok da masum.

İşte Editörün Seçimi ile Hüzün Kokan Ağlatacak Sözler

1. “Gözyaşları, kalpteki en derin acıların sessiz tanıklarıdır.”
2. “Gözyaşlarımı tutamıyorum, çünkü içimdeki acı o kadar büyük ki.”
3. “Belki de en zor olanı, kırılan kalbi yapıştırmak ve yaraları sarmaktır.”
4. “Gidenlerin ardından bıraktığı boşluk, hiçbir şeyle doldurulamaz.”
5. “Hayatın acı gerçeği, sevdiğimiz insanları kaybetmek zorunda olmaktır.”
6. “Sessiz gecelerde, yüreğimdeki çığlıkları duyabiliyorum.”
7. “Gidenin ardından yüreğimde sonsuz bir hüzün var.”
8. “Sevdiğimizin yokluğu, hayatın en zorlu gerçeğidir.”
9. “Sonsuzluğun en derin anlamı, sevdiğimizi sonsuzluğa uğurlarken anlarız.”
10. “Gözyaşlarım, içimdeki en güçlü ağıttır.”

Bu sözler, insanların iç dünyasında derin duygusal etkiler yaratan üzüntü ve acıya vurgu yapar. Her insanın yaşadığı üzüntü ve kayıp farklı olsa da, bu tür sözler duygusal bir bağ kurmayı ve empati göstermeyi sağlar. Unutmayın, üzüntüyü ve acıyı ifade etmek, duygusal sağlığımız için önemlidir ve paylaşılan hisler, insanları birbirine bağlar.

Ağlatacak Sözler

• Bu kentin en tenha yeri kalbimdir şimdi.
• Yüreğim hep gururuyla övündü. Burada gidene dur denilmiyor!
• Ağlamak gözlerdeki yaşı boşaltır, acın ise hep taze kalır.
• Keşke yanımda olsaydın demiyorum, biliyorum ki; isteseydin olurdun.
• Ne olurdu zamanla geçecek değil de zamanla gelecek deselerdi.
• Kimseyi kırmayayım diyorum, bir de bakıyorum kendim paramparçayım.
• Biz de unutmuş gibi yaparız. Hiç kırılmamış, hiç ağlamamış gibi.
• “Hayatta sevmem” dedin ya, bunun ahireti de var, umutlanıyor insan işte.

Canı yanan sabretsin, canı yakan, canının yanacağı günü beklesin!

Bazen sadece seninle konuşsun istersin. Ama o herkesle konuşur, sana susar.

Ağlamaktan korkma! Istırap veren düşünceler gözyaşı ile temizlenir.

Bakmayın öyle tabii ki de ağlamıyorum, giden sevgilinin ardından su döküyorum.

Ağlamak, ruhun kanama şeklidir. Sargısı yok, çaresi yok. Sebebi var!

Ömrümün her gününde, asırlık elem saklı. Adın kalbime mühür artık, dilde yasaklı!

Gel de birbirimizin kadrini bilelim. Çünkü ansızın ayrılacağız birbirimizden.

Ne garip bir dünya bu. Aklımdasın diyen balıklar, ömrümsün diyen kelebekler gördüm.

Ne güzel demiş şair şimdi ben mutluluğa müebbet yesem, kesin yarın af çıkar.

Acılarıma sabır ve zaman sürdüm şimdi geçmelerini bekliyorum. İmkânsızı beklemek gibi.

Kimine git dersin değerli olursun, kimini canından çok seversin gereksiz olursun.

“Zamana bırakalım her şeyi” dedi. Ya beni kime bırakacaksın, dedim sustu. Bir daha öldüm.

Bazen insan ‘Seni seviyorum’ diyemez. Sadece ‘Sana da iyi geceler’ demekle yetinir.

Nedense git dediklerine hep değerli olursun. Kimine de canından can katar, değersiz olursun.

Bırak hayatım bana kalsın al anılar sende kalsın ver sevgimi belki o zaman anlarsın!

Adın ki en güzel kelimedir dağarcığımda ne zaman ansam; kelimelerim kendini asar darağacında.

Uzaklaşmak iyidir. Birinden, bir şeyden. Uzaklaşmak bazen, yakınlaşmaktan da iyi gelir.

Boğazıma takıldı sevdan. Üç kere sırtıma vur helal de, alışık değilim harama ondan olacak herhalde.

Arada bir yokluyorsun sol yanımı. Öyle bir seni seviyorum dedin ki inan olsun kalbime indin.

Pişman değilim! Sadece dön bak arkana; ne için, nelerden vazgeçtin? Neler dururken, sen neyi seçtin.

Gelecekten de pek umutlu değilim artık. Adı gelecek olsa ne olur, seninle gelmedikten sonra.

Bin defa yalan olsan da inanırdım hep sana. Sen beni kandırmadın ben sana inanmayı seçtim. Hepsi bu.

Senin de sevdiğini sanmıştım. Ya da öyle olmasını istediğim için, kendimi buna inandırmıştım.

Geçirdiğimiz günlerde güldüğümüz yerlerde şimdi hazan rüzgârları esiyor gidiyorum rüzgârın estiği yere.

Kolumuzu ısırarak saatler yapardık küçükken, sanki zamanın canımızı acıtacağını anlarmış gibi.

Üç yanlışım oldu. Tanıdım güvendim inandım! Bir doğrum oldu. Sevdim ama üç yanlış bir doğruyu sildi.

Ne garip bir hayatım ve yalnızlığım oldu. Depozitolu bir yalnızlıktı benimkisi. Kim alsa geri getirdi.

Eğer bir insanı gerçekten unutmak istiyorsan onunla yaşadıklarını değil onun sana yaşattıklarını hatırla.

Her şeyin kıymetini bilirim ben. Bana ışığın kıymetini göstermen için dünyamı karartmana gerek yok.

Güzel olsan da kalmaz bu dünya, mecnun olsan da güvenmem artık sana, artık herkes kendi yoluna ben seçtim yolumu sana elveda!

Eyvallah ne güzel bir sözdür. Bazen kabulleniş bazen boş veriş bazen yol veriş ama sonunda hep bir rahata eriş.

Kalbime saray inşa etmeye çalışman çok güzel bir davranış. Ama keşke temeli atıp, derince kazdıktan sonra bırakıp gitmeseydin.

Dünyaları sığdırırdım yüreğime. Derdin bana bir zamanlar. Dünyaları sığdırırken yüreğine, beni sığdıramadın mı?

Uykusuz gecelerimde gözyaşlarımla yazdım adını kalbime güneşsiz günlerimde kanımla suladım resimlerimizi yeniden gelirsin diye!

Birisini unutmak zorundaysanız bunu sindire sindire yapın. Çünkü zamansız öldürdükleri yürekte amansız dirilir.

Bir gün ölürsem haberim sana gelirse mezarımın başına sakın gelme sadece elini kalbine koy ve özür dile belki o zaman mutlu olurum.

Ağlıyorsa gözlerim kurumuş aşkımızın yeşermesi içindir bebeğim sen anlamazsın ben anlatıyorum gözyaşlarıma seni.

Başkasını sevmen, bana acı verir mi sandın? Sen beni de sevmemiştin ki zaten. Çocuktum işte, öyle inanmıştım ki döneceğine.

Eskiden karanlıklardan ve yağmurlardan korkardım şimdi ise yağmurlar gözyaşım oldu, karanlıklar ise sırdaşım oldu.

Mızıkçılık yapmadan, oyununun kuralına uyup, yalanlarına inanıyormuş gibi yaptım. Devam etmiştim beni sevdiğine inanmaya.

Gül şimdi ağlayan gözlerime bakarak gül! Yarınların için gül çektiğim acılar için gül sen hep gül beni düşünme gülüm.

Yağmur dökülüyor şehrime. Bardaktan boşalırcasına. Bu son diyorum bu son! Her defasında bitirdiğim yerden başlıyorum yine sana aşka.

Çok sahiplenmeden seveceksin mesela. Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi, hem de hep senin kalacakmış gibi.

Alt yapısı olmayan bir şehir gibiyim. Ne zaman hüzünlensem gözlerimi su basıyor. Ve ne zaman seni düşünsem, kalbimin trafiği aksıyor.

Yalnızlığımda çoğalıp kalabalıkta eksiliyorum. Ve öylesine kalabalık ki yalnızlığım ne yana dönsem sana çarpıyorum.

Bir sonraki sessizliğim senin için güzelim zamansız gelen ayrılıklar kalbimi yaralar ağlayan gözlerim elbet bir gün aşk acısı için değil hayat acısı için ağlar.

Sen yine de bana nasılsın? Diye sorma. İyiyim desem yalan olur kötüyüm desem inancıma dokunur. En güzeli şükre vurayım.